Bir taraf maç sonrası primi için oynuyordu, diğer taraf ise eski oyuncuları ve çok sevdikleri Gazza için.
Tottenham maça iyi başlamıştı. Etkili ataklar geliştirdiler ama golü atamadılar. İlk yarı genel olarak beklenenin altında bir maç olmuştu. Çoğu lig maçı bile daha zevkli geçerdi bu maçtan. Ömer Üründül'ün de dediği bir gol maçı çok güzel yapmaya yetecekti. Drogba önce Lampard'a verdi şansı, o atamayınca da kendi geçti topun başına ve golü attı frikikten. İlk yarı o şekilde bitti.
İkinci yarı Tottenham gol için gelecekti. Enteresan bir pozisyonda yan hakemin ısrarları sonucu penaltı kararı ile Berbatov golü buldu. Daha sonra Lennon'un etkili, baş döndürücü akınları ile Tottenham gole yaklaştı ama bir türlü beceremedi golü atmayı. Hele bir de Zokora'nın kaçırdığı bir gol var ki akıllara zarar.
Maç uzatmalara gitti. Orta saha civarından kullanılan bir serbest vuruşta bomboş kalan Woodgate topu Cech'in yardımıyla da karışık ağlara gönderdi. Chelsea çok çabaladı daha sonra ama gol olmadı ve kupa Tottenham'ın oldu. Tebrikler Tottenham'a...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder