31 Mart 2008 Pazartesi

Where Amazing Happens #8



Kobe maç öncesi ailesinden şans dileklerini ve öpücüklerini alıyor...

Yan Takılan Şapka


30 Mart 2008 Pazar

Matteo Bagnaresi


Bugün oynanması gereken Juventus - Parma maçı Matteo Bagnaresi adındaki Parma taraftarının bir kaza sonucu Juventus'lu taraftarla dolu olan bir otobüsün çarpmasıyla hayatını kaybetmesi üzerine iki takımın da isteği üzerine ertelenmiş.

27 yaşındaki Parma taraftarı 9 Juve taraftarının içinde bulunduğu bir otobüsün çarpması sonucu gerçekleşen kaza ile hayatını kaybetmiş. Bahsedilen otobüsteki Juve taraftarları da kendilerine saldıran bir gruptan kaçıyorlarmış ve otobüs şoförü de dikkatsizlik sonucu kazaya sebep olmuş. Şoför ilk başta taraftara çarptığını fark etmediğini belirtmiş.

Juve başkanı ve Parma başkanı bu maçın ertelenmesinin ölen taraftarın ailesine saygı göstermek adına yapılması gerektiğini vurgulamışlar. Parma taraftarı da hassasiyetlerinden dolayı Juve başkanına teşekkür etmiş. Parma başkanı ayrıca şu an için kazanın nasıl gerçekleştiği kesin olarak bilinmiyor ama kesin olay şey şu ki birbiriyle dövüşürlerken olmadı bu olay, bu ölüm trajik bir kaza demiş.

İtalya'da geçen yıl polis kurşunuyla ölen Gabriele Sandri'den sonra şimdi de Matteo Bagnaresi futbol uğruna can verdi. Parma taraftarının başı sağ olsun.

Totti Salı Günü Yok!!!


Haber sitelerine düşen habere göre Roma'nın kaptanı Totti salı günü Roma'da oynanacak Roma- Manchester United maçında sahada yerini alamayacakmış. Roma klübünün resmi internet sitesinden yapılan açıklamaya göre Totti bugün sol ayağından bir rahatsızlık yaşamış. Daha sonra bazı testlere tabi tutulan Il Capitano'nun salı günkü maçta oynaması beklenmiyormuş. Totti'nin bür süre dinlenmesi gerekiyormuş ve kesin durumu önümüzdeki günlerde belli olacakmış. Roma'nın bu yıl 14 golle en çok gol atan ismi olan Totti'nin eksikliği kuşkusuz Roma'yı etkileyecektir CL çeyrek final ilk maçında. Geçmiş olsun Totti.

4-0 vs. Aston Villa

Manchester United hedefe emin adımlarla ilerliyor. 6 hafta kala 5 puan farklı liderlik devam ediyor. Manchester United şampiyonluğa koşarken Ronaldo da geçen yıl Kaka'nın yaptığı gibi ödüllere koşuyor. Gol serisini bu maçta da devam ettirdi ve 35 maçta 35. golünü attı Aston Villa karşısında. 16. dakikada attığı harika golle perdeyi açtı ve devamını da Rooney ve Tevez getirdi. Ronaldo diğer üç golünde asistini yapan oyuncuydu. İkinci golde Tevez'in atağı başlatan pası verdikten sonraki deparına ve de o deparın ardından golü atmasına, Ronaldo'nun 3. goldeki asistine dikkat çekmek istiyorum. Maçın diğer golleri ise burada.










Ronaldo maçtan sonra yaptığı açıklamada şu an için ligi ve CL'yi kazanmaya odaklandıklarını ve bunu yapacaklarına inandıklarını söylemiş. Onun dışında dünyanın en iyisi olmak istiyorum ve her gün bunun için çalışıyorum. Ama bir oyuncu için çok önemli olan o ödülü kazanıp kazanamayacağımı Tanrı biliyor demiş. Best'in rekorunu kırması üzerine sorulan sorulara da; rekor benim içim çok da önemli değil, bir efsanenin rekorunu kırmak tabi ki güzel ama takımın kazanması ve kazanırken de benim faydalı olmam benim için çok daha önemli şu anda demiş. Merak etme Rocket bu saatten sonra ödüller senindir artık.





Rooney de bu maçta haftalardır süren gol orucunu 2 golle bozmuş oldu. Maçtan sonra memnuniyetini dile getirmiş. Hem iyi oynayıp hem de gol atmak çok güzel, özlemişim gol atmayı demiş.Fotoğraftan da çok net belli oluyor ne kadar özlediği...

28 Mart 2008 Cuma

2010 Finalleri

Uefa 2010 yılında Avrupa Kupalarının finallerinin oynanacağı stadları açıkladı. 2010'da CL finali Santiago Barnabeu'da, Uefa finali de Hamburg Arena'da oynanacak. 2009 finalleri ise daha önce de açıklandığı gibi CL finali Roma Olimpiyat stadında, Uefa finali de Kadıköy'de oynanacak.


Hamburg Arena









Santiago Barnabeu

Sakatlıklar


Manchester United'ın orta saha oyuncusu Darren Fletcher diz bağlarından bir sakatlık yaşamış ve 6 hafta boyunca sahalardan uzak kalacağı açıklanmış menajer Ferguson tarafından. Ligde işler büyük ölçüde yolunda olsa da CL için Fletcher'ın yokluğu hissedilebilir ilerleyen haftalarda. Ferguson; Fletcher'ın eksiklğinin kendileri için önemli olduğunu ve bu sakatlığın onları zor duruma soktuklarını belirtmiş. Ferguson ayrıca hazırlık maçlarına da biraz kızmış Fletcher'ın sakatlığından sonra. Üstelik Fletcher ülkesinin Hırvatistan ile oynadığı maçta oyundan çıkmadan 1 dk önce sakatlanınca Fergie bu maçlara bir hayli sinirlenmiş. Fletcher bu sezon sadece 4 kez ilk 11 çıksa da Ferguson'un sevdiği adamlrdan biriydi ve sakatlanmadan önce formdaydı, özellikle FA Cup çeyrek finalindeki Arsenal maçının yıldızıydı.




Bir diğer sakatlık haberi Merseyside Derbisi öncesi Merseyside'ın Maviler tarafından. Everton'da Tim Cahill sezonu kapatmış ayağının kırılması sebebiyle. Hafta sonu oynanacak ve CL son bileti için çok önemli olan Liverpool maçı öncesi çok kötü bir haber tabi ki Toffees için. CAhill de uzun süren ir sakatlığın ardından iyi dönmüştü ve toparlamıştı fakat tekrar sakatlandı. Bakalım bu sefer nasıl dönecek, önümüzdeki sezon...

Son olarak da geçtiğimiz hafta Chelsea maçında golü attıktan kısa süre sonra sakatlanan Sagna'nın da 3 hafta oynayamacağını belirtelim.

Best-Sellers

New York 5. Cadde'deki Nba Store önümüzdeki günlerde 10. yılını kutlayacakmış ve bu etkinlikler süresince Nba severlere birçok hediyeler dağıtıp çekilişler düzenleyecekmiş.




Geride kalan 10 yılda en çok satılan Nba formalarının bir listesini çıkarmışlar. Listenin bir numarası tahmin edildiği gibi Majesteleri MJ.



1. Michael Jordan
2. Kobe Bryant
3. Allen Iverson
4. Lebron James
5. Shaquille O'Neal
6. Tracy McGrady
7. Dwyane Wade
8. Jason Kidd
9. Vince Carter
10. Tim Duncan


Listenin ilk 3 sırası kimseyi pek şaşırtmaz normal olarak. Fakat Nba'de 4.yılını geçiren Wade ve LeBron'un 1o yıllık bi listede 4.ve 7.sıraları kapmaları gerçekten dikkat çekici. Biz de bir Kobe forması ile bu listeye katkıda bulunmuş olduk, ne güzel...

BursAnkara Anıtkabir'de













Bu pazar günü saat 15:00 de iki kardeş yine Ankara'da karşı karşıya gelecek. Bu kardeşliğin samimi olmadığını, raklam olduğunu iddaa edenlere bir kez daha gerçekleri gösterecekler.

27 Mart 2008 Perşembe

Meşale #1

Kapalı Kale Arkası yanıyor...






25 Mart 2008 Salı

Baron Davis vs. Kobe Bryant

Dün geceki GS Warriors - LA Lakers maçında Osman Sakallıoğlu'nun deyimiyle Baron Davis'in ufak bir müdahelesi...
















Lamar Odom


İki gecedir GS Warriors pota altını perişan eden adam;
6/19 fg, 19 sayı 23 ribaund 4 blok 4 asist 2 top çalma
10/15 fg, 23 sayı 21 ribaund 5 blok 2 top çalma 5 blok



Gasol ve Bynum'un yokluğunda top yere düşmüyor Odom sayesinde. Gasol geldiğinden beri yıllardır beklenen katkıyı vermeye başladı sonunda. Playofflar öncesi form durumu sevindirici. Nba Tv yorumcusu İsmail Şenol'un da dediği gibi insanın söylerken dahi yorulduğu istatistikler... Allah nazardan saklasın. Amin.




Garson


24 Mart 2008 Pazartesi

Where Amazing Happens #7


Iverson'un Philadelphia'ya ilk kez dönüşü ve eski takımına ve seyircisine olan saygısı...

23 Mart 2008 Pazar

M.United 3-0 Liverpool

Fox Tv sağolsun maç yerine "Bez Bebek" izledik. Allah sizi bildiği gibi yapsın daha ne diyeyim ki. Adam olsaydınız seyircilerden gelen maillere cevap verirdiniz. İnşallah bi daha premier league'nin p'sini göremezsiniz lanet herifler.



Puan durumu açısından çok kritik bir galibiyetti. 7 maç kala Chelsea ile 5, Arsenal ile 6 puanlık fark oldu. Geriye kalan maçlarda da içerde Arsenal ve dışarda Chelsea maçları dışında zor maç yok. Manchester şampiyonluk yolunda çok önemli bir adım atmış oldu. Adebayor ve Torres'in de boş geçtiği bir haftada yine boş geçmeyen Ronaldo da gol krallığnı kağtı gibi..

22 Mart 2008 Cumartesi

Bursa'nın Millileri


Bursaspor'dan uzun yıllar sonra nerdeyse ilk defa Milli takıma oyuncu çağrılıyor. Tabi Milli takıma seçilmek hem o oyuncuyu, hem taraftarı hem de o takım yönetimini gururlandırır. Bursaspor genç kategorilerdeki Milli takımlara sürekli oyuncu gönderiyordu zaten fakat A Milli takıma oyuncumuz gitmeyeli çok olmuştu. En son konfederasyon kupası ve de devamındaki Gürcistan maçında Okan Yılmaz milli olmuştu. O günden beri Milli olacak bi oyuncu varsa o da Egemen'dir derdim hep. Hatta uzun zamandır da neden seçilmiyor diye düşünür dururdum. En sonunda artık milli takım teknik ekibinin Bursaspor maçlarını izlemediğini düşünmeye başladım fakat izliyorlarmış demek.



Bursaspor'u milli oyuncuları; Mustafa Sarp, Volkan Şen ve Serdar Kurtuluş. A Milli takıma Mustafa, ümit milli takıma Volkan, A2 milli takıma ise Serkan Kurtuluş çağrılmış. Aslında şurada bi Egemen de olmalıydı. Gerçekten milli takımda oynamayı hak edecek kadar güzel oynuyor Egemen bir de milli takımdaki onn yerine oynayan adamları görünce Fatih Terim'e daha bi kızıyorum.


Umarım ki bu oyuncularımız performanslarını devam ettirip milli takımda kalıcı olurlar ve onları diğer oyuncularımız takip eder. Tebrikler Mustafa, Volkan, Serkan.

21 Mart 2008 Cuma

Rafer Alston Effect

Houston bu sezon Nba tarihinin en uzun ikinci galibiyet serisine imza atarken bu serinin son maçını Lakers ile oynamıştı kendi evinde. Houston iyi oynayıp kazanmıştı ve o gün Rafer Alston özel bi günündeydi. Lakers potasına tam 8 üçlük göndermişti. El üstü, devre biterken falan çok formdaydı yani o gün. Fakat maçın sonunda fark 13 civarıyken artislik hareketler yaparak bazı Lakers'lı oyuncuları, özellikle Kobe'yi çok sinirlendirmişti. Bunu Kobe'yi az çok tanıyan herkes görebilirdi bakışlarından. Kenara alınırken ki yüzündeki ifade ve gözlerindeki ateş hiç de iyiye işaret değildi.




İşte o işaretin bedelini 2 maçtır Dallas ve Utah ödedi belki de. Önce Dallas maçında Kobe her zaman olduğu gibi Dallas'a karşı çok iyi performansla galibiyeti getirdi. Maç 25 farktan gidiyordu bi ara gerçi ama kurtardık durumu. Daha sonrasında da Utah deplasmanı vardı fikstürde. Utah sahasında oynadığı son 19 maçı kazanmıştı ve bu maçıda kazanmaları halinde klüp rekoru gelecekti. Ben de dahil birçok Laker kazanmayı beklemiyordu. Ama Kobe'nin gazı hele geçmemiş olacak ki dünkü maçta yine döktürmüş. Özellikle maçın sonlarında tam Utah Lakers'ı yakaladım derken bir smacı ve ardından da seyircileri dönüp birşeyler söylediği sahne var ki aman aman. Bu adam kızdırılmaya gelmiyor hakkaten. Gasol'süz, Bynum'suz batı liderliğini korumayı başardık bu zorlu deplasmanda başta Kobe olmak üzere Odom, Turiaf, Radmanoviç ve diğer tüm oyunculara tebrikler, helal olsun hepinize.

Grand Slam Sunday



İngiltere'de bu hafta sonunun gündemi belli; Grand Slam Sunday...

Pazar günü muhteşem bir programla futbola doyacağız inşallah?

23 Mart Pazar 15:30 Manchester United - Liverpool ????

23 Mart Pazar 18:00 Chelsea - Arsenal (Fox)


Şu anki yayın akşında böyle gözüküyor ama daha düne kadar Manchester United - Liverpool maçı yayında gözüküyordu. Her ikisini de vereceklerini umuyorum.




Manchester United'da Rio Ferdinand ve Van der Sar şüpheliymiş. Rafa Benitez Ronaldo için özel önlem almayacağız demiş. Drogba büyük pazar için sabırsızlanıyorum, yerimde duramıyorum demiş. Son duruma göre de puanlar United, Arsenal, Chelsea, Liverpool sırasıyla 70-67-65-59 şeklinde..

Fox Tv Ne Yapıyor?

Fox Tv sene başından beri sürekli premier lig sevenlerin küfürlerine maruz kalmış bir kanal oldu malesef. İlk haftalarda haftada 3 maç falan verirlerken ilerleyen haftalarda maç sayısı gittikçe azaldı ve son zamanlarda Boro maçı dışında maç izleyemedik pek. Ancak çok önemli maçlar olursa yada derbi tarzı maçlar olursa o zaman izliyoruz Boro dışındaki takımları. Artık iş o dereceye gelmişti ki ona bile razı olmuştuk, o spikerlere herşeye rağmen. Bu hafta sonu da İngiltere'de müthiş pazar var, Manchester United - Liverpool ve Chelsea - Arsenal maçları ile. Şampiyonluk yolunda çok önemli bi hafta ama gel gör ki Fox Tv sadece birini yayınlıyor bu maçların. Bir diğer saçmalık ise hangi maçı yayınlaycaklarını bilemiyor olmaları. Daha bugüne kadar Manchester maçı gözüküyordu yayında şimdi ise bir baktım Arsenal maçına geçmişler. Hakkaten anlamak güç bu kanalı. Kim yönetiyorsa aklı selim birisi olmadığı çok açık ve net.



Şimdi programa bakınca 13.45'den sonrasına bişey yazmamışlar. Liverpool maçı da 15.30 da. Yine de iyi niyetli düşünüp küfür etmek yerine yazmayı unutmuşlar canım verirler maçı diyerek sessiz kalmayı seçiyorum ama eğer ki öyle değilse çok ağır mailler atıcam kendilerine.

Her ne olursa olsun gerek spikerleriyle, gerek maç seçimleri gerekse boktan programları ile premier ligi maymun eden Fox'un sözleşmesi ne zaman bitiyor bilmiyorum ama inşallah bir daha bırakın maçları almayı izleyemez olsunlar. Oturup Arka Sıradakiler, Oks Anneleri izlesin mal herifler.

Lazer


Şampiyonlar Ligi ikinci turu ilk maçında Stade de Gerland'da oynanan maçta Lyon taraftarları serbeşt vuruş öncesi Ronaldo'nun gözüne lazer tutarak engel olmaya çalışmışlardı bi nevi ve Ronaldo'yu da rahatsız etmeyi başarmışlardı. Fakat maçtan sonra Ferguson ve de United yönetimi Uefa'ya konuyu dile getirerek itirazlarını iletmişlerdi. Uefa'da gerekli incelemeleri yapıp Lyon'a cezayı kesmiş. Uefa Lyon'a 500 sterlin yani 2520 pound ceza kesmiş hakem Medina Cantalejo ve gözlemci Jan Damgaard'ın raporu doğrultusunda.


Tevez'in golü ile 1-1 biten maçta Ronaldo'yu durdurmayı başarmıştı Lyon ama Old Trafford'da Ronaldo golünü atarak turu getirmişti. Bakalım daha neler denenecek Rocket'i durdurmak için...

20 Mart 2008 Perşembe

Nice Senelere Hedo


Dün Hidayet'in doğum günüydü. Nba Tv'de yıllardır Türk oyuncuların maçlarını verir dururdu gerekli/gereksiz ama dünkü maç için aynı şeyleri söylemek zor. Nba Tv'nin belki de en güzel maç seçimlerinden biriydi. Maça gelirsek de Hido doğum gününde harika bir maç çıkardı gerçekten. Howard ve Lewis'in hiçbirşey ortaya koyamadığı maçta Hido takımı sırtladı resmen tek başına.

Maçın son hücumuda top Orlando'da ve Orlando 1 sayı gerideydi. Tüm gözler Hidayet'in üzerindeydi tabi. Hidayet içeriyi zorladı, güzel de drive etti içeri ama bsketi bulamayınca Orlando maçı kaybetti. Keşke o top da basket olsaydı da maç kazandıran şut da gelseydi kariyer rekoru ile birlikte. İşte o en büyük hediye olurdu Hedo için. Herşeye rağmen bize yaşattığın gurur için teşekkürler Hido. MIP ödülünü aldığını da görücez inşallah. Nice mutlu senelere Hedo...


Hidayet maçı 7/9 üçlük isabeti ve de 11/20 saha içi isabeti ile 39 sayı 6 ribaund ve 3 asistle bitirdi. Bu aynı zamanda Hidayet'in kariyer rekoruydu. 39 sayı ayrıca Türk oyuncuların Nba'de bir maçta attığı en yüksek sayıydı. Rekor 38 sayıyla Memo'ya aitti ve işin garibi Memo'da Wizards'a karşı atmıştı 38 sayıyı.

Welcome Back

Dün gece Philadelphia Wachovia Center'da özel bir gündü. Geçen yıl, şehrin sembolü haline geldiği Philly'den Denver'a takas olan Allen Iverson, The Answer ilk kez Philadelphia'ya geri dönüyordu. Bu maç hem Iverson hemde taraftarlar açısından zor ve de anlamlı, özel bir maçtı.


Iverson sahaya çıktığında salonun ortasındaki 76ers amblemini öperek seyircileri selamlamış. Daha sonra da Iverson'ın bildiğimiz hareketini yapıp (sağ eli kalbin üstüne getirerek) tüm sahayı dolaşıp seyircilerin alkışlarına karşılık vermiş. Çok duygusal anlar yaşanmış doğal olarak. Iverso bugün basketboldan ne kazandıysa hepsini orda kazandı.

Iverson'ın eve dönüş maçında Sixers Nuggets'ı mağlup ederken Iverson 32 sayıyla taraftarına eski günleri hatırlattı belki de. Böyle bir adamı özlememek elde değil...

Beckham for 100th


David Beckham, Capello göreve gelince 100. kez milli formayı giyebilmek için tatilde olmasına rağmen Arsenal'den özel izin alıp antrenmanlara çıkmış, çalışmıştı. Fakat Capello maç kondisyonu yeterli düzeyde değil diyerek kadroya almamıştı Beckham'ı İsviçre karşısında.


Capello Beckham'ın yeterli düzeye ulaştığına inanmış ve Fransa ile oynanacak hazırlık maçı için Beckham'ı kadroya çağırmış. Beckham bu maçla 100. kez milli formayı giyme onuruna ulaşırken, Villa'lı Aglonbahor ve de Boro'lu Whiteaker ilk kez milli olacaklar. Arsenal'in genç oyuncusu Walcott da uzun bir aradan sonra yeniden milli formayı giyecek.


Kadro da şu isimlerden oluşuyor; David James (Portsmouth), Scott Carson (Aston Villa), Chris Kirkland (Wigan); Wayne Bridge (Chelsea), Ashley Cole (Chelsea), Glen Johnson (Portsmouth), John Terry (Chelsea), Wes Brown (Man Utd), Joleon Lescott (Everton), Rio Ferdinand (Man Utd), David Wheater (Middlesbrough), Jonathan Woodgate (Tottenham), Matthew Upson (West Ham); Gareth Barry (Aston Villa), Ashley Young (Aston Villa), David Bentley (Blackburn), Joe Cole (Chelsea), Frank Lampard (Chelsea), Shaun Wright-Phillips (Chelsea), David Beckham (Los Angeles Galaxy), Steven Gerrard (Liverpool), Owen Hargreaves (Man Utd), Stewart Downing (Middlesbrough), Jermaine Jenas (Tottenham); Theo Walcott (Arsenal), Gabriel Agbonlahor (Aston Villa), Peter Crouch (Liverpool), Wayne Rooney (Man Utd), Michael Owen (Newcastle), Jermain Defoe (Portsmouth).

Best Since Best


Cristiano Ronaldo bu gece ilk kez kaptan olarak çıktığı Bolton Wanderers maçında attığı gollerle Manchester United tarihine adını yazdırdı. United efsanelerinden George Best'e ait olan bir kanat oyuncusunun bir sezonda attığı toplam gol sayısı olan 32'yi geçti bile. Best bu sayıya 52 maçla ulaşırken Ronaldo ise 36 maçta ulaştı. Bu da Ronaldo'yu inanılmaz yapan diğer bir etken.



Ronaldo'nun şu anda ligde 24 toplamda ise 33 golü var. Hakikaten inanılmaz. Şimdiden birçok efsaneyi geçti bile. Ligde Eric Cantona'yı geride bıraktı ve 2 gol daha atarsa Beckham'ı da sollayacak. Şu anda Ronaldo'nun önünde kırılmayı bekleyen diğer rekor 46 gol ile bir sezonda toplam gol rekorunu elinde bulunduran Dennis Law'ın rekoru. Law'dan sonra Ruud'un bir sezonda toplam 44 golü var. United rekorları bu şekilde. İngiltere ligi rekoru kaç gol ile kimdedir bilmiyorum ama Law'ın sayısından daha iyiyse kırılması zor.




Şu anda Ronaldo'nun bu rekoru kırması için önünde en iyi ihtimalle (CL'de final) 5 şampiyonlar ligi maçı ve de 8 premier ligi maçı var. Her maçta forma giyerse ve CL'de devam edebilirlerse Ronaldo bu rekoru kırabilir. Taraftar forumlarında Newcastle ile maçların oynanmış olması dezavantaj olarak gösterilirken, geçen yılki 7 gollük maçtan sonra Roma maçları avantaj olarak görülüyor. Tabi işin şakası bi yana geride kalan zor maçlara rağmen Ronaldo bunu başarırsa çok büyük bir iş olacak kesinlikle. Başarabileceğini düşünüyorum ama hakikaten çok zor.


Ronaldo'nun bugünkü golleri ise; burada ve burada. Artık repertuarına "ölü yaprak vuruşu"nu da ekledi diyebiliriz rahatlıkla. Frikiklerde de affı yok.

19 Mart 2008 Çarşamba

Ben Foster


Manchester United'ın geçen hafta sonu oynadığı Derby maçında Van Der Sar'ın sakatlığı ve de Kuszcak'ın da kırmızı kart cezası sebebiyle kaleyi Foster korumuştu. Oldukça da iyi bir performans ortaya koymuş hatta maçtan sonra Ferguson, Foster'ın performansından dolayı olan memnuniyetini "England's nest goalkeeper for the next ten years" sözleriyle açıklamıştı. Bugünkü Bolton maçında aynı sebeplerden dolayı kaleyi yine Foster koruyacak ve Fergie'nin ona güveni tam.


Önümüzdeki günlerde de United Foster'a uzun süreli bir anlaşma teklif etmeyi planlıyormuş. Tabii Foster'ın şu anda birkaç tane daha talibi olması da bu süreci hızlandırıyor. Tottenham sportif direktörü Damien Comolli de Robinson'u postaladıktan sonra yeni kalecileri olarak Foster'n peşindeymiş. Foster olmazsa Espanyol kalecisi Kameni de yedek aday olarak beklemede.


Ferguson'un bu sözlerinden sonra Foster ile yakın zamanda uzun bir sözleşme imzalanır. Van der Sar da emekli olunca United'ın kalesi Foster ve Kuszcak'a kalır. Tottenham ise Kameni'nin peşinden koşar.

18 Mart 2008 Salı

17 Mart 2008 Pazartesi

Roma-ManU


Şampiyonlar ligi çeyrek finalinde Roma ile Manchester United eşleşti bildiğiniz gibi. Geçen yılki faciadan birçok Roma taraftarı intikam alıcaz, bu yıl herşey daha farklı olacak nidaları atıyorlar fakat yöneticileri pek de öyle düşünmüyor anlaşılan. Roma yöneticilerin suratında bir hassssktir ifadesi ve tatsızlık beliriyor. Aksine Manchester United'lı yöneticiler çok rahat ve keyifli gibiler. Yöneticilerin verdikleri tepkiler herşeyi anlatıyor açıkça..


Videoyu buraya girip daha sonra da http://www.youtube.com/watch?v=Z9ubNlJrs60&feature=related linkiyle izleyebilirsiniz.
Telekom maymun etti herkesi bi video izleyecez diye...

16 Mart 2008 Pazar

Taylor'a 3 Maç Ceza


Birkaç hafta önce Martin Taylor Arsenal'İn genç yıldızı Eduardo Da Silva'ya yaptığı sert hareket, insanlık dışı faul hatta, sonrası kırmızı kart gömüş ve Eduardo'nun futbol hayatına büyük darbe indirmişti. Daha sonra Eduardo'dan özür falan da dilemişti ama tabi bunların hiçbiri Eduardo'yu iyi hissettirmedi. Maçtan sonra Wenger; bu futbol kasabı bi daha futbol oynamamalı demişti.


Bu hareketin ardından Taylor'un alacağı ceza merak ediliyordu ve ceza açıklandı. O hareketi yapan M.Taylor 3 maçla cezalandırıldı. Kesinlikle ceza az verilmiş bence. Daha büyük bir ceza almalıydı. Her ne kadar istemeyerek de yapmış olsa çok kontrolsüz bir hareketti ve daha ağır bir ceza hak ediyordu. Arsenal'li Fabregas da bu ceza kesinlikle hiç adğil değil, o hareketin cezası daha fazla olmalıydı demiş kararın ardından. Haklı tabi ne dese yeridir...


Fabregas; "Of course I blame him. He did it and he knows why he did it.

Of course he is not going to say he did it on purpose, he will never say that.

But a very good player is injured for a year and the player who committed the tackle is suspended for three little games. It is very, very unfair."

Kim Nereye Gidecek?

Premier ligde şampiyonluk mücadelesi sene başında Arsenal ve ManU arasında geçmesi bekleniyordu. Daha doğrusu Chelsea'nin çalkantılı dönemi sonrası toparlayamayacağı, bu iki takıma yetişemeyeceği düşüncesi hakimdi ama son haftalarda Gunners ve ManU puan kayıpları yaparken Chelsea ağır ağır yaklaştı ve puan farkını kapattı bu iki takımla. Bugünkü maçlarda da ManU ve Chelsea 1-0 kazanırken Arsenal ilk yarıda mağlup olduğu Boro'ya 2 puan daha kaybetti ve apır yara aldı. 1 maç fazlasına rağmen ikinci sıraya düştüler sıralamada.



Ronaldo bu yıl toplamda 31. golünü attı Derby'e karşı. Oynayıpta boş geçtiği çok az sanırım. Bu sezon hakkaten çok deli top oynuyor ve ligde ve CL'de şampiyonluğun en büyük adayları durumundalarken buralardan başarı elde etmeleri durumda yılın futbolcusu her türlü belli.



Chelsea ise kaptan Terry'nin 2006'dan beri attığı ilk golle galip geldi ve cepten puan yiyen rakiplerini yakaladı. Hafta içi Tottenham ile kendi sahalarındaki erteleme maçını kazanırlarsa Arsenal'i yakalıyorlar.



Arsenal ise ilk yarıda namağlup ünvanını bıraktığı Boro maçında çok önemli 2 puan daha bıraktı bu hafta. Son dakikalarda Toure'nin golüyle puan geldi. Birkaç haftadır Arsenal son dakikalarda puanı zor kurtarıyor, toparlanmaları lazım zira Chelsea enselerinde. Böyle 2 başladıkları bir sezonu 2. bitirmeleri bile onları memnun etmez.






Premier ligde şampiyonluk yarışının yanı sıra CL'ye son bileti kapma yarışı da nefes kesiyor. İki Merseyside takımı Liverpool ve Everton 4.lük için kapışıyorlar. Liverpool 3 puan önde fakat Everton'un bir maçı eksik. Bu iki takımın karşılaşacağı Merseyside derbisi de enfes olacak şimdiden belli.



Şu anki puan durumu şu şekilde;


Önümüzdeki haftalarda Chelsea, Manu ve Arsenal'in ikisini de konuk ederken, Arsenal ise iki zorlu maça da deplasmanda çıkacak. Her üç takımın Liverpool'la da maçları var bir yandan da. Önümüzdeki hafta Old Trafford'a Liverpool, Stamfod Bridge'e de Arsenal konuk olacak. İlerleyen haftalarda son yıllardaki en zevkli premier lig şampiyonluk kapışması gerçekleşecek. En avantajlı takım ManU gibi duruyor şu anda. İkincilik içinse Chelsea çok az da olsa önde gibi.

15 Mart 2008 Cumartesi

Luis Fabiano


Geçtiğimiz haftalarda Lyon - Manchester United eşleşmesinde Karim Benzema gösterdiği performans sonrası Ferguson'un kıskacına alınmıştı. Uyanık Lyon başkanı da sene sonunda bedavaya gitmesin, gidecekse kulübe para kazandırsın diye düşünüp Benzema'ya yeni kontrat imzalatmıştı. Şimdi aynısnı Sevilla Luis Fabiano için yapıyor. Bu yıl ligdeki kötü performans, CL'den de elenmelerinin üzerine kadrodaki oyuncularının birçoğunun satılacağı az çok belliydi. Sevilla başkanı bu dönemde ne kadar çok para kazanırsam o kadar iyi diye düşünerek bu şekilde başlamış olaya. Fabiano'nun şu anki değeri 46 milyon pound yani 60 milyon euro imiş. 2009'da kontratı bitiyor Fabiano'nun ama başkanları bu parayı veren kimse çıkmazsa 5 yıl daha uzatıcaz demiş bu süre sonunda. Fabiano'un en büyük talipleri Real Madrid ve Barcelona imiş. Bu parayı veren çıkarsa bu adama helal olsun hakkaten ne diyelim. Fazlaca uçmuş Sevilla başkanı biraz. Ama şu da bir gerçek ki Fabiano ve diğer birçok Sevilla oyuncusu yolcudur artık. Bu kadar büyük paralar karşılığında olmasa da...